Yükselen bir gelgit tüm tekneleri kaldırır.
- A rising tide lifts all boats.
Tepeden görülen yükselen güneş güzeldi.
- The rising sun seen from the top was beautiful.
Doğan güneş ne kadar güzel!
- How beautiful the rising sun is!
Doğu doğan güneşle aydınlandı.
- The east was brightened by the rising sun.
Güneş şimdi yükseliyor.
- The sun is rising now.
Tepeden görülen yükselen güneş güzeldi.
- The rising sun seen from the top was beautiful.
Ağaçlarda görünen sarı, kırmızı ve kahverengi yapraklar sonbaharın ilk işaretidir.
- The yellow, red and brown leaves appearing on the trees are the first sign of autumn.
Bu eserde görünen tüm karakterler tamamen hayal ürünüdürler. Yaşayan ya da ölü gerçek kişilere olan herhangi bir benzerlik sadece rastlantıdır.
- All characters appearing in this work are fictitious. Any resemblance to real persons, living or dead, is purely coincidental.
Eylül 1929 da, hisse senedi fiyatları yükselişini durdurdu.
- In September, 1929, stock prices stopped rising.
Doğuda güneş doğmak üzereydi.
- The sun was on the point of rising in the east.
Maliyetler yükselmeye devam etti.
- The costs kept rising.
Kime oy verirsen ver, fiyatlar yükselmeye devam edecek.
- Whoever you vote for, prices will go on rising.