Yeni model, selefinden daha büyük, daha hızlı ve daha zarifti.
- The new model was larger, faster and more refined than its predecessor.
Ham petrol bu fabrikada arıtılır.
- Crude oil is refined at this plant.
Rafine şeker sağlığınız için kötüdür.
- Refined sugar is bad for your health.
Onun konuşması çok rafine.
- His speech is very refined.
Ozzie and Harriet are refined people.