showing a natural aptitude for something

listen to the pronunciation of showing a natural aptitude for something
Englisch - Türkisch

Definition von showing a natural aptitude for something im Englisch Türkisch wörterbuch

gifted
yetenekli

Tove Jansson'ın sadece Moomin'in annesi değil, aynı zamanda son derece yetenekli bir ressam olduğunu biliyor muydun? - Did you know that Tove Jansson is not only mother of the Moomin, but also a extremely gifted artist?

Yetenekli bir sanatçıdır. - She is a gifted artist.

talented
yetenekli

Sen, benim gibi çok yetenekli olmalısın. - You must be very talented, so as I!

Yetenekli maliye bakanının yaratıcılığı batmış ulusunun kurtulması için yardımcı oldu. - The talented finance minister's ingenuity has helped his bankrupt nation to get out of the red.

gifted
{s} kabiliyetli

O çok kabiliyetli ve yetenekliydi. - He was very gifted and talented.

talented
{s} kabiliyetli

O, kabiliyetli bir yazar. - He's a talented writer.

O çok kabiliyetli ve yetenekliydi. - He was very gifted and talented.

talented
{s} hünerli
gifted
doğuştan kabiliyetli
gifted
üstün yetenekli

Tom çok üstün yetenekli. - Tom is very gifted and talented.

gifted
Allah vergisi yeteneği olan, yetenekli
gifted
{s} ileri zekâlı
gifted
üstün zekalı/yetenekli
gifted
{s} yetenekli, istidatlı
gifted
{s} becerikli
talented
{s} marifetli
Englisch - Englisch
talented
gifted
showing a natural aptitude for something

    Silbentrennung

    show·ing a na·tu·ral ap·ti·tude for some·thing

    Türkische aussprache

    şōîng ı näçrıl äptıtud fôr sʌmthîng

    Aussprache

    /ˈsʜōəɴɢ ə ˈnaʧrəl ˈaptəˌto͞od ˈfôr ˈsəmᴛʜəɴɢ/ /ˈʃoʊɪŋ ə ˈnæʧrəl ˈæptəˌtuːd ˈfɔːr ˈsʌmθɪŋ/
Favoriten