sharp, barbed; not dull

listen to the pronunciation of sharp, barbed; not dull
Englisch - Türkisch

Definition von sharp, barbed; not dull im Englisch Türkisch wörterbuch

pointed
sivri uçlu
pointed
{s} sivri

Volkanlıların sivri kulakları vardır. - Vulcans have pointed ears.

Tilkilerin uzun kuyrukları ve sivri kulakları vardır. - Foxes have long tails and pointed ears.

pointed
{f} işaret et

Öğretmen tahtaya işaret etti. - The teacher pointed to the blackboard.

O, parmağıyla onu işaret etti. - She pointed her finger at him.

pointed
maksatlı/sivri uçlu
pointed
anlamlı
pointed
1. sivri uçlu2. keskin, nüfuz edici, tesirli3. özel anlam ifade eden, manalı
pointed
{s} yerinde
pointed
{s} kesin
pointed
{s} dokunaklı
pointed
(sıfat) sivri, sivri uçlu, uçlu, keskin, dokunaklı, iğneli, anlamlı, sert, kesin, isabetli, yerinde
pointed
nüfuz edici
pointed
{s} sert
pointed
belirli bir şahsı veya şeyi hedef alarak
pointed
{s} isabetli
pointed
özel anlam ifade eden
pointed
tesirli
pointed
poin aç/doğrult/işaret et
pointed
{s} keskin
Englisch - Englisch
pointed

The warrior brandished a pointed spear.

sharp, barbed; not dull
Favoriten