sharing; participating; having a share of part

listen to the pronunciation of sharing; participating; having a share of part
Englisch - Türkisch

Definition von sharing; participating; having a share of part im Englisch Türkisch wörterbuch

participant
katılımcı

Bütün katılımcılar ana salonda toplandı. - All the participants gathered in the main hall.

Katılımcılar onu dikkatsizlikle suçladı. - The participants accused him of carelessness.

participant
katılan
participant
paylaşan
participant
(Kanun) iştirak eden
participant
(Askeri) müdavim
participant
iştirakçı
participant
katılan kişi
participant
iştirakçi
participant
pay sahibi olan
participant
katılan kimse
participant
{i} katkıda bulunan kimse
participant
{i} pay sahibi
Englisch - Englisch
participant
sharing; participating; having a share of part
Favoriten