Bir kutunun biçimi genellikle karedir.
- The shape of a box is usually square.
Bulut, ayı biçimindeydi.
- The cloud was in the shape of a bear.
Hayatım karanlık ve şekilsiz bir cehenneme döndü.
- My life turned into a dark and shapeless living hell.
Modern köprüler şekil olarak benzer.
- Modern bridges are similar in shape.
Kedilerin şekil değiştirebildikleri söylenilmektedir.
- It is said that cats can change shape.
Şu an formda değilim.
- I'm not in good shape now.
Formda kalmak için ne yaparsın.
- What do you do to stay in shape?
Gecenin ortasında uyandım ve yatağımda garip, korkunç bir hayalet gördüm.
- I woke up in the middle of the night and saw a strange, scary shape on my bed.
Müzik öfkeye ses, eğlenceye şekil verir.
- Music gives sound to fury, shape to joy.
Tom bugünlerde kötü durumda.
- Tom is in bad shape these days.
Diş etleriniz kötü durumda.
- Your gums are in bad shape.
Gecenin ortasında uyandım ve yatağımda garip, korkunç bir hayalet gördüm.
- I woke up in the middle of the night and saw a strange, scary shape on my bed.
Bu kitaplar kültürümüzü tanımlamış ve şekillendirmiştir.
- These books have defined and shaped our culture.
Kolu bir ördeğin kafası gibi şekillendirilmiş.
- The handle is shaped like a duck's head.
The professor never pretended to the academic prerogative of forcing his students into his own channels of reasoning; he entered into and helped shape the discussion but above all he made his men learn to think for themselves and rely upon their own intellectual judgments.
The used bookshop wouldn't offer much due to the poor shape of the book.
He cut a square shape out of the cake.
We exercise to keep in good physical shape.