shake hands

listen to the pronunciation of shake hands
Englisch - Türkisch
el sıkmak
elsıkışmak
elleşmek
el sıkışmak
el sıkış

Benimle el sıkışmayı reddetti. - He refused to shake hands with me.

El sıkışalım ve arkadaş olalım. - Let's shake hands and be friends.

tokalaşmak

Devlet başkanıyla tokalaşmak zorundayım. - I have to shake hands with the President.

toka etmek
shake
{i} titreme

Tom'un elleri titremeye başladı. - Tom's hands began to shake.

Benim bütün vücudum titremeye başladı. - My whole body began to shake.

shake hands with
tokalaşmak ile
shake
{f} silkelemek
shake
{i} deprem

Bir depremde, yer yukarı ve aşağı ya da geriye ve ileriye sallanabilir. - In an earthquake, the ground can shake up and down, or back and forth.

shake
sallanış
shake
ihtizaz
shake
ırgalamak
shake
saniye
shake
(el) sıkışmak
shake
silkmek
shake
sarsılmak
shake
salla(mak)
to shake hands
el sallamak
shake
{f} titretmek
shake
(isim) sallama, titreme, titretme, sarsma, sarsıntı, deprem, sesi titretme, çatlak (kereste), yarık, çalkalanmış şey, milk shake
shake
{i} milk shake
shake
(Tıp) Sarsmak, sallamak
shake
{i} titretme
shake
{i} serpme
shake
{i} sallama

Tom bir protein sallaması içti. - Tom drank a protein shake.

shake
{i} (başı/yumruğu) sallama
shake
{i} çalkalanmış şey
to shake hands
toka etmek
shake hands

    Türkische aussprache

    şeyk händz

    Aussprache

    /ˈsʜāk ˈhandz/ /ˈʃeɪk ˈhændz/

    Etymologie

    [ 'shAk ] (verb.) before 12th century. Middle English, from Old English sceacan; akin to Old Norse skaka to shake.
Favoriten