sexual desire; strong desire, intense craving; enthusiasm, great enjoyment

listen to the pronunciation of sexual desire; strong desire, intense craving; enthusiasm, great enjoyment
Englisch - Türkisch

Definition von sexual desire; strong desire, intense craving; enthusiasm, great enjoyment im Englisch Türkisch wörterbuch

lust
şehvet

Yedi ölümcül günah şunlardır: kibir, kıskançlık, açgözlülük, öfke, şehvet düşkünlüğü, oburluk ve tembellik. - The seven deadly sins are: pride, envy, greed, anger, lust, gluttony and sloth.

Çocuk bir şehvetli Miley Cyrus videosu izliyor. - The kid is watching some lustful Miley Cyrus video.

lust
{f} şehvetli olmak
lust
kösnüllük
lust
şehvet duygusu
lust
kösnü
lust
arzulamak
lust
(for/after ile) sahip olmaya çalışmak
lust
{f} arzula
lust
(Tıp) Aşırı cinsel arzu, aşırı cinselistek, şehvet
lust
çok kuvvetli ve karşı konulamaz arzu
lust
{i} arzu

Şehvet, sahiplenme arzusunu doğurur. Sahiplenme de öldürme güdüsünü. - Lust awakens the desire to possess. And that awakens the intent to murder.

Onu şehvetle arzuluyorum. - I'm lusting after her.

lust
{f} arzulu olmak
lust
lust after şehvetle arzu etmek
lust
nefsaniyet
lust
{f} for/after -i şehvetle arzu etmek
lust
{i} seks düşkünlüğü
lust
hırs/şehvet
Englisch - Englisch
{i} lust
sexual desire; strong desire, intense craving; enthusiasm, great enjoyment

    Silbentrennung

    sex·u·al desire; strong desire, in·tense craving; enthusiasm, great en·joy·ment

    Aussprache

Favoriten