Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

sevimlilik

listen to the pronunciation of sevimlilik
Türkisch - Englisch
{i} loveliness
{i} cuteness
{i} sweetness
genial
amiableness
daintiness
prettiness
congeniality
geniality
niceness
charm
amiability
lovableness, likableness; cuteness
suavity
likableness, amiability
lovely
sevimli
cute

Robin looks very cute when he's sleeping. - Robin uyurken çok sevimli görünüyor.

That cute baby is the fruit of their love. - O sevimli bebek onların aşkının meyvesidir.

sevimli
nice

Tom is really awfully nice. - Tom gerçekten son derece sevimli.

Noriko really is a nice person, isn't she? - Noriko gerçekten sevimli bir kişi, değil mi?

sevimli
pretty

Most girls think that they are pretty. - Birçok kızlar sevimli olduklarını düşünürler.

He has a daughter who is pretty. - Sevimli olan bir kızı var.

sevimlilik, şirinlik, tatlılık
sweetness, sweetness, sweetness
sevimli
{s} amiable

The reason for my return is that the people of Chile are extraordinarily amiable. - Dönüşüm nedeni, Şili halkının aşırı derecede sevimli olması.

sevimli
prettily
sevimli
{s} lovely

What a lovely garden! - Ne sevimli bir bahçe!

The stupider the child, the more lovely. - Bir çocuk ne kadar aptalsa o kadar sevimlidir.

sevimli
{s} charming

Your eccentricities can make you either charming or tedious. - Senin eksantrikliğin seni ya sevimli ya da sıkıcı yapabilir.

My brother gave me a charming baby doll. - Erkek kardeşim bana sevimli bir oyuncak bebek verdi.

sevimli
sweet

You guys are really sweet. - Siz gerçekten sevimlisiniz.

sevimli
{s} pleasant
sevimli
sympathetic
sevimli
bonny
sevimli
delectable
sevimli
{s} lovable

In order to be loved, be lovable! - Sevilmek için sevimli olun!

I was not a lovable child. - Sevimli bir çocuk değildim.

sevimli
cuddlesome
sevimli
user-friendly
sevimli
divine
sevimli
grazioso
sevimli
engaging
sevimli
taking
sevimli
congenial
sevimli
fair
sevimli
adorable

Your kids are adorable. - Senin çocukların sevimli.

I've always found her unbelievably adorable. - Ben onu her zaman inanılmaz sevimli buldum.

sevimli
likable

I think Tom is likable. - Tom'un sevimli olduğunu düşünüyorum.

I think Tom is a likable guy. - Tom'un sevimli bir adam olduğunu düşünüyorum.

sevimli
dainty
sevimli
lovesome
sevimli
darling
sevimli
sapid
sevimli
prettier

Philip is prettier than you. - Philip senden daha sevimli.

sevimli
{s} cunning
sevimli
winsome
sevimli
pretty, charming, likable, pleasant, cute, dainty, darling, adorable, amiable şirin
sevimli
appealing
sevimli
lovable; likable; cute
sevimli
winning
sevimli
cuddly
sevimli
likeable
sevimli
comely
sevimli
charmins
sevimli
gemütlich
sevimli
fey
Türkisch - Türkisch
Sevimli olma durumu
Sevimli
cana yakın
sevimli
Hoşa gitme özelliği olan, hoşa giden, şirin (canlılar için)
sevimli
Hoşa giden, şirin, sevilen (canlı): "Küçük çocuğun yüzü çok sevimliydi."- Y. K. Karaosmanoğlu
sevimlilik
Favoriten