set sail

listen to the pronunciation of set sail
Englisch - Türkisch
set yelken
(Fiili Deyim ) yolculuğa çıkmak , yelken açıp kalkmak
yelken açmak
loose
{s} oynak

Aslında o oynak bir kadın. - Actually she is a loose woman.

loose
{s} gevşek

Meg'in ayakkabıları biraz gevşek. - Meg's shoes are a little loose.

O gevşek bir ceket giyiyor. - She's wearing a loose coat.

loose
{s} bol

Bu ceket üzerimde bol görünüyor. - This coat looks loose on me.

Bu bana biraz bol geliyor. - This is a bit too loose around my waist.

loose
{s} serbest

O, serbest bir hayat yaşadı. - He has led a loose life.

Kız kuşu serbest bıraktı. - The girl let the bird loose.

loose
salmak
loose
malın gözü
loose
kararsızlık
set sail for
(Askeri) yelken açmak
loose
serbestlik
loose
bağsız
loose
hoppa
loose
çözülmüş
loose
(sıfat) gevşek, oynak, bol, gevşemiş, serbest, açık, bağlanmamış (saç), yarım yamalak, ahlaksız, hafif
loose
{s} bol, dökümlü (giysi)
loose
kabaca
loose
sıkı ve bağlı olmayan
loose
yumuşak ishal olmuş
loose
{f} ateşlemek
loose
{s} yarım yamalak
loose
{f} atmak
loose
{f} serbest bırakmak
to set sail
sefere çıkmak
to set sail
yelkenlemek
Englisch - Englisch
To embark on a voyage by boat

We set sail for the Caribbean.

depart; set off to sea
loose
set sail
Favoriten