sersemlik

listen to the pronunciation of sersemlik
Türkisch - Englisch
dizziness
(Tıp) drowsiness
confusion
bewilder
light headedness
giddiness
stupor

Tom woke in a stupor after a night of heavy drinking. - Ağır bir içki içtikten sonra Tom bir sersemlik içinde uyandı.

daze, stupefaction, stupor; confusion; stupidity
stupidity
muddleheadedness, muddleheaded action
silliness
daze
fuddle
muddle
dullness
dazedness; feeling of dazedness
dizzy

Tom felt a little dizzy. - Tom küçük bir sersemlik hissetti.

stupefaction
brainstorm
budalalık, sersemlik
foolishness, silliness
uçak yolculuğu sonrası sersemlik
jet syndrome
uçak yolculuğu sonrası sersemlik
jet fatigue
uçak yolculuğu sonrası sersemlik
jet lag
Türkisch - Türkisch
Sersem olma durumu veya sersemce iş: "... görür görmez o sersemlik bulutundan sıyrıldı."- Ö. Seyfettin
Sersem olma durumu veya sersemce iş
(Osmanlı Dönemi) HUMAR
sersemlik
Favoriten