sergilenmiş

listen to the pronunciation of sergilenmiş
Türkisch - Englisch
showed
simple past of show
sergile
{f} exhibit

Please don't touch the exhibits. - Lütfen sergilere dokunma.

He hopes to exhibit his paintings in Japan. - Resimlerini Japonya'da sergilemeyi düşünüyor.

fazla sergilenmiş
over exposed
sergilenmiş
Favoriten