separately, distinctly, at a distance, aside

listen to the pronunciation of separately, distinctly, at a distance, aside
Englisch - Türkisch

Definition von separately, distinctly, at a distance, aside im Englisch Türkisch wörterbuch

apart
ayrı

Biz sadece iki haftayı ayrı geçirdik. - We've just spent two weeks apart.

O, ailesinden ayrı yaşıyor. - He lives apart from his family.

apart
birbirinden ayrı: The two
apart
parçalar

Elektrikli cihazları parçalarına ayırmayı seviyor. - He likes to take electric devices apart.

Tamir etmek için radyoyu parçalara ayırdım. - I took the radio apart to repair it.

apart
başka

Kız kardeşimden başka, ailem televizyon izlemez. - Apart from my sister, my family doesn't watch TV.

Ebeveynlerinden başka hiç kimse onu çok iyi tanımıyor. - Apart from his parents, no one knows him very well.

apart
bir yanda
apart
parçalar halinde
apart
uzakta

Tom benim yerimden uzakta olmayan bir apartmanda yaşıyor. - Tom lives in an apartment not far from my place.

Birçok kitap için, kapaklar çok uzaktadır. - For many books, the covers are too far apart.

apart
uyuşmayan
apart
bölüm bölüm
apart
bağsız
apart
ayrılmış
apart
parça parça

Şeyler parça parça oluyor. - Things are coming apart.

apart
set apart ayırmak
apart
müstakil bir şekilde
apart
drift apart sürüklenmek uzaklaşmak
apart
bağımsız olarak
apart
bir tarafa
apart
tedricen ayrı düşmek
Englisch - Englisch
{a} apart
separately, distinctly, at a distance, aside
Favoriten