selamlık

listen to the pronunciation of selamlık
Türkisch - Englisch
1. A room in a Turkish Muslim house set aside for business or the reception of male friends; the part of a Turkish Muslim house reserved for men. 2. Hist. The public procession of the Turkish Sultan to a mosque on Friday at noon
hist. the public procession of the sultan to a mosque at noon on Fridays
selamlik
selam
greeting

We exchanged greetings. - Birbirimizi selamladık.

Greetings from Cornwall! - Cornwall'dan selamlar!

selam
hi!

In case you see him, please say hello to him for me. - Onu görürsen, lütfen benim için ona selam söyle.

Jessie shook Joseph's hand and greeted him with affection. - Jessie, Joseph'le tokalaştı ve sevgi ile onu selamladı.

selam
hello

In case you see him, please say hello to him for me. - Onu görürsen, lütfen benim için ona selam söyle.

Please say hello to her. - Lütfen ona selam söyle.

selam
salaam
selam
(Konuşma Dili) Hello!/Hi!
selam
regard

Please give my regards to your father. - Lütfen babanıza selamlarımı iletin.

My father gives you his regards. - Babam sana selamını söyledi.

selam
(Muzik) ave maria
selam
chin chin
selam
remember
selam
regards

Please give my regards to your father. - Lütfen babanıza selamlarımı iletin.

In case you see him, give him my regards. - Onu görürsen, ona selamlarımı ilet.

selam
salute

Land of liberty, land of the future, I salute you! - Özgürlük ülkesi, geleceğin ülkesi, seni selamlıyorum!

I don't salute your flag. - Bayrağınızı selamlamam.

selam
salutation
selam
salut

Tom forgot to salute. - Tom selamlamayı unuttu.

The president saluted the public. - Devlet başkanı halkı selamladı.

selam
ave
selam
felicitate
selam
hallo
selam
(Konuşma Dili) howdy
selam
hi
selam
saluted
selam
hi there
haremlik selamlık olmak
(for men and women) to sit separately; to occupy separate quarters (in a house)
selam
greeting, salutation, salute; hi!
selam
(Askeriye) salute
selam
greeting, salutation, hello
Türkisch - Türkisch
Osmanlı padişahları cuma namazını kılmak için camiye giderken yapılan tören
Saray, köşk veya konaklarda erkeklerin bulunduğu ve erkek konukların alındığı bölüm, harem karşıtı
Saray, köşk ya da konaklarda erkeklere ayrılmış bölüm
SELAMLIK
(Osmanlı Dönemi) Bak: Harem
SELAM
(Osmanlı Dönemi) Allah'ın (C.C.) rızasına erişmek için mü'minlerin birbirlerine yaptığı dua. Mü'minler birbirleriyle karşılaştıklarında büyük küçüğe; yürüyen durana; azlık çokluğa; hayvan veya vasıta üzerinde olan yerde yürüyene; yüksekteki aşağıdakine "Selâmün aleyküm" der. Selâmı alan "Ve Aleykümüsselâm ve Rahmetullâhi ve Berekâtühu" diyerek cevap verir. Evvelâ selâm veren daha çok sevap kazanır. Selâm vermek sünnet, almak
SELAM
(Osmanlı Dönemi) Ayıplardan, âfetten sâlim oluş. Selâmet, emniyet. Sulh. Asâyiş. Bütün korktuklarından emin olma
selam
Bir kimseyle karşılaşıldığında, birinin yanına gidildiğinde veya yanından uzaklaşıldığında kendisine sözle veya işaretle bir nezaket gösterisi yapma, esenleme
selam
Esenlik dilemek
selamlık

    Silbentrennung

    se·lam·lık

    Etymologie

    () Turkish selamlık Dictionary.com. Dictionary.com Unabridged (v 1.1). Random House, Inc. 2008.
Favoriten