They were drinking dry white wine.
- Onlar sek beyaz şarap içiyorlardı.
I like my brandy straight.
- Ben brendimi sek severim.
If I had eight hours to chop down a tree, I'd spend the first six hours sharpening the ax.
- Bir ağacı devirmek için sekiz saatim olsa, ilk altı saati baltayı bilemek için kullanırım.
I'd like breakfast in my room at 8 sharp.
- Saat tam sekizde kahvaltıyı odamda istiyorum
Please ask the secretary to stock the office supplies in the storage room.
- Lütfen sekreterden ofis malzemelerini, depo odasına stok etmesini isteyin.
That president's secretary is always prim.
- O başkanın sekreteri her zaman aşırı resmîdir.
Can I check my email on your tab?
- Senin sekmende e-postamı kontrol edebilir miyim?
Why do you have so many tabs open?
- Neden bu kadar çok sekme açıyorsunuz?
Try closing some of your tabs.
- Sekmelerinizden bazılarını kapatmayı deneyin.
Why do you have so many tabs open?
- Neden bu kadar çok sekme açıyorsunuz?