sehr wahrscheinlich

listen to the pronunciation of sehr wahrscheinlich
Englisch - Türkisch

Definition von sehr wahrscheinlich im Englisch Türkisch wörterbuch

most likely
büyük olasılıkla

Tom büyük olasılıkla kırmızı arabayı satın alacak. - Tom will most likely buy the red car.

Tom Mary'ye büyük olasılıkla yarışı kimin kazanacağını düşündüğünü sordu. - Tom asked Mary who she thought would be the most likely to win the race.

most likely
büyük bir olasılıkla

Tom Mary'nin büyük bir olasılıkla ne yapacağını biliyordu. - Tom knew what Mary would most likely do.

most likely
yüksek ihtimalle
very likely
büyük bir olasılıkla

Tom büyük bir olasılıkla geç kalacak. - Tom is very likely to be late.

be very likely
büyük olasılıkla olmak
highly likely
Olması kuvvetle muhtemel
odds-on
Bir yarışı vs. kazanması muhtemel takım, kişi, at vs
odds-on
Olması muhtemel, beklenilen, umulan

Ed is the odds-on choice for class president, because he has good sense and good humor.

quite possibly
büyük ihtimalle
most likely
büyük ihtimalle

Yarışı büyük ihtimalle kimin kazanacağını düşünüyorsun? - Who do you think is most likely to win the race?

Ben büyük ihtimalle kazanacağım. - I'll most likely win.

very likely
çok muhtemelen
very likely
büyük ihtimalle

O, büyük ihtimalle geç kalacak. - He's very likely to be late.

Sen büyük ihtimalle haklısın. - You are very likely right.

very likely
büyük olasılıkla

O konuda büyük olasılıkla yanılıyorsun. - You're very likely wrong about that.

Taro büyük olasılıkla üniversite giriş sınavını geçecek. - Taro is very likely to pass the university entrance examination.

Deutsch - Englisch
most likely
odds-on
very likely

Tom is very likely to be late. - Tom ist sehr wahrscheinlich spät dran.

They're very likely to arrive next week. - Sie werden sehr wahrscheinlich nächste Woche ankommen.

highly likely
be very likely
quite possibly
Das ist möglich, aber nicht sehr wahrscheinlich.
That's possible, though (it is) not likely