Bay Miyake Kurashiki'de kaldığım sırada bana bir sürü yer gösterdi.
- Mr Miyake showed me lots of places during my stay in Kurashiki.
Konserde bir sürü insan vardı.
- There were lots of people at the concert.
Mike hayvanları çok fazla severdi.
- Mike liked animals very much.
Tom konserden çok fazla hoşlanmadı.
- Tom didn't enjoy the concert very much.
Tom'a bir hayli hayranım.
- I admire Tom a great deal.
Bunun hakkında bir hayli düşündüm.
- I've thought about this a great deal.
Tom birçok insanın hoşlanmadığı adam türüdür.
- Tom is the kind of guy lots of people just don't like.
Birçok kişi arabalarla ilgilenir fakat arabalar benim için bir şey ifade etmiyor.
- Lots of people are interested in cars, but they're really nothing to me.
O, oldukça çok kazanır.
- He earns a great deal.
Bugün yapacak çok işim var.
- I have a great deal to do today.
Tom oldukça çok okur.
- Tom reads a great deal.
O, oldukça çok kazanır.
- He earns a great deal.
Biz piknikte çok eğlendik.
- We had lots of fun at the picnic.
Venedik'te her zaman çok turist vardır.
- In Venice, there are always lots of tourists.