Ben çok sık kayak yapmaya giderim.
- I go skiing very often.
Tom çok sık şehre girer mi?
- Does Tom get into the city very often?
Sık sık bütün gece uyanık yattım.
- As often as not, I lay awake all night.
Does it rain there very often?
- Regnet es dort sehr oft?
I don't come here very often.
- Ich komme nicht sehr oft hierher.