Tom'u aramak için dışarıda olacağını düşündüm.
- I thought you'd be out searching for Tom.
Aramaya devam ettiler.
- They continued searching.
Polis, neredeyse bir aydır çalınan eşyaları arıyor.
- The police have been searching for the stolen goods for almost a month.
Haftalardır yavru köpeğimi arıyorum.
- I've been searching for my puppy for weeks.