O şimdi bir mektup yazıyor.
- She is writing a letter now.
Toplantıyı şimdi başlatalım mı?
- Shall we start the meeting now?
Şu anda bir bira içiyorum.
- I'm drinking a beer right now.
Ben, şu anda ters bir şey düşündüğüne dair bahse girerim.
- I just bet you were thinking something perverse just now.
Onu hemen yapabilir miyim?
- May I do it right now?
Bu çılgınca bir fikir gibi görünebilir fakat sanırım hemen şu anda Tom'u ve Mary'i ziyaret etmeye gitmeliyiz.
- It may seem like a crazy idea, but I think we should go visit Tom and Mary right now.
Şu anda istediğim para değil, fakat zamandır.
- What I want now is not money, but time.
Onun yardımı olmasa, şu an hayatta olmam.
- If it weren't for her help, I would not be alive now.
Şimdi bile, biz halen onun gerçek katil olduğundan şüpheleniyoruz.
- Even now, we still doubt that he is the real murderer.
Zaman zaman sınıfta uyuyakalırım.
- I fall asleep in the class every now and then.
Zaman zaman okulda onunla karşılaşırım.
- I meet him at school now and then.