Her odayı dikkatlice araştırmak için zamanımız yok.
- We don't have time to search every room carefully.
Fadıl her boş anı, Leyla'ya satın alınacak bir hediye için interneti araştırmakla geçirdi.
- Fadil spent every spare moment searching the web for a gift to buy Layla.
Birçok insan altın aramak için Batı'ya gitti.
- Many men left for the West in search of gold.
Tom bir arama- kurtarma uzmanı olmak istiyordu.
- Tom wanted to become a search-and-rescue specialist.
Böcek aramak üzere ormana girdik.
- We went into the woods in search of insects.
O, kayıp çocuğunu aramak için gitti.
- She went in search of her lost child.
Her şeyi düşünerek, on yıllık araştırmadan sonra, arkadaşım Slantsy bölgesinden bir kızla evlendi.
- All in all, after ten years of searching, my friend got married to a girl from the Slantsy region.
Tom bütün akşamı ünlü kişlerin fotoğrafları için Web'i araştırmakla geçirdi.
- Tom spent the whole evening searching the Web for photos of famous people.
Arama ve kurtarma operasyonları hemen başladı.
- Search and rescue operations began immediately.
Onlar mutluluğu aramaya gittiler.
- They went in search of happiness.
Tom'u aramak için dışarıda olacağını düşündüm.
- I thought you'd be out searching for Tom.
Tom bütün akşamı ünlü kişlerin fotoğrafları için Web'i araştırmakla geçirdi.
- Tom spent the whole evening searching the Web for photos of famous people.
O, anahtar için cebini araştırdı.
- He searched his pockets for the key.
Gümrük memurları bütün gemiyi araştırdılar.
- The customs officials searched the whole ship.
Haftalardır yavru köpeğimi arıyorum.
- I've been searching for my puppy for weeks.
Polisler yıllarca Tom'u arıyorlar.
- The police have been searching for Tom for years.
Tom Smith'in evi polis tarafından arandı.
- Tom Smith's home got searched by the police.
Tom'un ev ve ofisi, polis tarafından arandı.
- Tom's home and office were searched by the police.
Muplis Lojban cümleleri aramak için küçük bir araçtır.
- Muplis is a small tool for searching Lojban sentences.
Google'da arama yapmayı denedim ama ne yapacağımı bulamadım.
- I have tried searching on Google, but I can't find out what to do.
Now to the bottome dost thou search my wound.
With only five minutes until we were meant to leave, the search for the keys started in earnest.
To search the God of loue, her Nymphes she sent / Throughout the wandring forrest euery where .
The police are searching for evidence in his flat.
Search is a hard problem for computers to solve efficiently.
I searched the garden for the keys and found them in the vegetable patch.
... Search, Google+, and YouTube. ...
... into a search box. ...