Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

schnellfahren

listen to the pronunciation of schnellfahren
Englisch - Türkisch

Definition von schnellfahren im Englisch Türkisch wörterbuch

speeding
{i} hız yapma

Tom'un bir hız yapma cezası var. - Tom got a speeding ticket.

Hız yapma kazalara neden olur. - Speeding causes accidents.

speeding
{f} hızlan

Evrenin genişlemesi hızlanıyor. - The expansion of the universe is speeding up.

speeding
{i} hızlanma
speeding
{i} sürat yapma
speeding
hızlanarak
speeding
speed hızlı git
speeding
aşırı hız

Sürücü aşırı hızdan suçlu bulundu. - The driver was charged with speeding.

Arkadaşım aşırı hız yapmaktan tutuklandı. - My friend was arrested for speeding.

speeding
{i} hızlı gitme