Deutsch - Türkisch
Definition von schlittern im Deutsch Türkisch wörterbuch
- kaymak
- {'şlitırn} kaymak
Englisch - Türkisch
Definition von schlittern im Englisch Türkisch wörterbuch
- sled
- {i} kızak
Ren geyikleri kızakları çekmek için eğitilebilir.
-Reindeer can be trained to pull sleds.
Bugün öğleden sonra kızak kaymaya gidelim.
-Let's go sledding this afternoon.
- sled
- kızakla taşımak
Kızakla taşımak çok kolaydır. Yapman gereken tek şey sıkı oturmak ve onu kaydırmaktır.
-Sledding is very easy. All you have to do is sit down tight and let it slide.
- sled
- kızakla kaymak
- sled
- {f} kızakla taşı
Kızakla taşımak çok kolaydır. Yapman gereken tek şey sıkı oturmak ve onu kaydırmaktır.
-Sledding is very easy. All you have to do is sit down tight and let it slide.
- sled
- bkz.sledge
- sled
- (isim) kızak
- sled
- kızakla kay
Kışın evimize yakın küçük bir tepede kızakla kaymayı seviyorum.
-In the winter, I like to sled down the small hill close to our home.
- sled
- kızakla taşımak veya yolculuk etmek
- sled
- {f} -i kızakla taşımak
- sled
- {f} kızakla gitmek
Relevante Übersetzungen
Deutsch - Englisch
Definition von schlittern im Deutsch Englisch wörterbuch
- slid} (into something)
- slid}
- to slither
- to blunder into something
- to slide {slid
- to get (yourself) into something
- sled
- schlittern (auf/in/über einen Ort) (Fahrzeug)
- to skid (on/into/across a place) (of a vehicle)
- (bei etwas) in ein Fiasko schlittern
- to end up in a fiasco (over something)
- (von der Fahrbahn abkommen und) über/gegen/in einen Ort schlittern
- to veer across/towards/into/onto a place
- (von der Fahrbahn abkommen und) über/gegen/in einen Ort schlittern
- to swerve
- in die Pleite schlittern / schlindern
- to slide into bankruptcy
- in einen Krieg schlittern
- to blunder into a war
- von Krise zu Krise schlittern
- to totter from crisis to crisis
- von einer Krise in die andere schlittern
- to totter from crisis to crisis