Taxpayers are angry about wasteful government spending.
- Vergi mükellefleri savurgan hükümet harcamaları hakkında öfkeli.
We need to cut wasteful spending.
- Savurgan harcamayı kesmemiz gerekiyor.
Tom has an extravagant lifestyle.
- Tom'un savurgan bir yaşam tarzı var.
Tom hosted an extravagant party at his mansion.
- Tom konakta savurgan bir partiye ev sahipliği yaptı.
The real estate broker was lavish in his spending in Ginza.
- Emlakçı, Ginza'daki harcamalarında savurgandı.
Tom lives a very lavish lifestyle.
- Tom çok savurgan bir yaşam tarzı sürdürüyor.
Tom is a big spender.
- Tom büyük bir savurgan.
I'm not a big spender.
- Ben bir savurgan değilim.