He advocates a revision of the rules.
- Kuralların bir revizyonunu savunuyor.
He advocated the reduction of taxes.
- Vergilerin azaltılmasını savundu.
Tom was defending himself.
- Tom kendini savunuyordu.
We are defending the same cause.
- Biz aynı nedeni savunuyoruz.
It is more difficult to defend oneself than to defend someone else. Those who doubt it may look at lawyers.
- Kendini savunmak başka birini savunmaktan daha zordur. Şüphe edenler avukatlarına bakabilirler.
They defended their country against the invaders.
- Onlar istilacılara karşı ülkelerini savundular.
I will never forgive you because you did not stick up for me at the meeting.
- Beni toplantıda savunmadığın için seni asla affetmeyeceğim.