John gitar çaldı ve arkadaşları şarkı söyledi.
- John played guitar and his friends sang.
Yürürken şarkı söyledik.
- We sang while hiking.
O güzel kuş her gün ötmekten başka bir şey yapmadı.
- That pretty bird did nothing but sing day after day.
Yumi'nin hobisi popüler şarkılar söylemek.
- Yumi's hobby is singing popular songs.
Şarkı söylemek dürüst ve zevk veren bir eğlence, ama insan müstehcen şarkılar söylememeye veya dinlememeye dikkat etmeli.
- Singing is an honest and pleasurable entertainment, but one must be careful to avoid singing or taking pleasure in listening to lewd songs.
Hepimiz halkın önünde bir şarkı söylemeye utandık.
- We all felt embarrassed to sing a song in public.
Birlikte şarkı söylemekten hoşlandık.
- We enjoyed singing songs together.
Ben şarkı söylemeyi sürdürdüm.
- I carried on singing.
Kızlar kalabalığa doğru şarkı söyleyerek geldi.
- The girls came singing toward the crowd.
I really want to sing in the school choir. said Vera.
Your singing puts professional singers to shame.
- Your singing puts many a professional singer to shame.
Your singing puts many a professional singer to shame.
- Your singing puts professional singers to shame.