O, resim kartpostalların örneklerini istedi.
- He asked for samples of picture postcards.
Astronotlar Ay'da kaya örnekleri toplamak için özel araçlar kullanmak zorunda kaldılar çünkü uzay elbiseleri ile eğilemezlerdi.
- The astronauts had to use special tools to collect rock samples on the Moon because they could not bend over in their spacesuits.
Onlar ücretsiz numuneler veriyor.
- They're giving away samples free.
Fadıl numuneyi laboratuarına götürdü ve onu analiz etti.
- Fadil took the sample to his laboratory and analyzed it.
Bu ücretsiz bir örnektir.
- This is a free sample.
DNA örneklerinin saklanmasına izin verilmemelidir.
- It shouldn't be permitted to store samples of DNA.
Bu ücretsiz bir örnektir.
- This is a free sample.
Bir örnek almak istersen, lütfen bize bildir.
- If you would like to have a sample, please let us know.
İşimle ilgili bazı örnekler getirdim.
- I brought some samples of my work.
Astronotlar Ay'da kaya örnekleri toplamak için özel araçlar kullanmak zorunda kaldılar çünkü uzay elbiseleri ile eğilemezlerdi.
- The astronauts had to use special tools to collect rock samples on the Moon because they could not bend over in their spacesuits.
Sami birkaç örnek denedi ama satın almadı.
- Sami tried a few samples, but he didn't buy.
...it is possible it might stand second to the Scandinavian countries if a fair sample of their population were obtained. Francis Galton et al. (1883). Final Report of the Anthropometric Committee, Report of the British Association for the Advancement of Science, .
I design this but for a sample of what I hope more fully to discuss. -Woodward.
Thus he concludes, and every hardy knight His sample followed. -Fairfax.
... So we generate some samples, and we show ...