Bu çok önemli bir hedef ve ulaşmak oldukça zor olacak.
- That is a very important objective and it will be quite tricky to achieve.
Pazarlama bölümü ve satış bölümü hedefleri mutlaka aynı değildir.
- The objectives of the marketing department and the sales department are not necessarily the same.
Objektif olarak bakınca, onun görüşleri rasyonalizmden epey uzak.
- From an objective viewpoint, his argument was far from rational.
Değerlendirme her zaman objektif değildir.
- Valuation is not always objective.
Nesnel olduğumu düşünüyorum.
- I think I'm objective.
Tarafsız kalmaya çalış.
- Try to stay objective.
Sen tarafsız olmuyorsun.
- You're not being objective.