Definition von salvage! im Englisch Türkisch wörterbuch
- kurtarmak
- kurtarma
- damaged
- {s} hasarlı
Hasarlı borudan su akıyordu.
- Water was coming out of the damaged pipe.
Gemi hasarlı değildi.
- The ship was not damaged.
- salvage
- enkaz
- salvage
- hurda
- damaged
- bozulmuş
- damaged
- zarar verilmiş
- damaged
- hasara uğramak
- salvage
- mal kurtarma
- salvage
- (Bilgisayar) kurtarılan
- salvage
- eşya kurtarmak
- salvage
- tahlisiye
- salvage
- (Kanun) kurtarma ücreti
- salvage
- (Sigorta) sovtaj
- damaged
- zarar görmüş
Zarar görmüş itibarını tamir etmeye çalıştım.
- I tried to repair his damaged prestige.
Çatı fırtınadan zarar görmüştü.
- The roof was damaged by the storm.
- salvage
- (yangından/kazadan) kurtarmak
- salvage
- kurtarma parası
- salvage
- {f} kurtar
Bu masa kurtarılmış ahşaptan yapılır.
- This table is made out of salvaged wood.
Bir Belçika mezarlığındaki korkunç helikopter kazası, kurtarıcılar şimdiden 500'den fazla ceset çıkardılar.
- Horrible helicopter accident in a Belgian cemetery, the rescuers have already salvaged more than 500 corpses.
- salvage
- (yangından/batan gemiden/vb.) mal kurtarma
- damaged
- {f} hasar ver
Kasırga küçük eve hasar verdi.
- The hurricane damaged the small house.
Sami, Leyla'nın itibarına hasar verdi.
- Sami damaged Layla's reputation.
- damaged
- zarar ver
Bu skandal, şirketimizin kamuoyundaki imajına ciddi olarak zarar verdi.
- This scandal has severely damaged the public image of our company.
Tayfun tarafından çatımıza zarar verildi.
- We got our roof damaged by the typhoon.
- salvage
- kurtarılan mal
- salvage
- deniz kazasından veya yangından kurtarılan mal
- salvage
- sigortalı eşyanın yangından kurtulması veya bunların satışıyle temin edilen gelir
- salvage
- deniz kazasından veya yangından kurtarma ücreti
- damaged
- {s} bozuk
- damaged
- {f} zarar ver: adj.zarar görm
- damaged
- {s} ezik ve çürük içinde
- damaged
- {f} hasar ver: adj.hasarlı
- damaged
- {s} mahvolmuş
- salvage
- {f} (eşya) kurtarmak
- salvage
- (Askeri) HURDA: 1. Temel malzeme muhtevası dışında bir dereceye kadar değer ifade eden fakat bir bütün olarak, herhangi bir maksatla kullanılması umudu kalmayan ve bir bütün haline getirilmek üzere onarımı veya yenileştirilmesi açıkça imkansız görülen mal. 2. Kullanılmaz kabul edilen, atılan veya terk edilen mal ve böyle bir mal içindeki malzemenin, yeniden kullanılmak, yeniden imal edilmek veya işe yarar kısımları ayırmak maksadıyla toplanması veya kurtarılması
- salvage
- {i} kurtarılan eşya
- salvage
- salvageableka zadan
- salvage
- (fiil) kurtarmak, değerlendirmek (hurda vb.)
- salvage
- {f} değerlendirmek (hurda vb.)