This is the perfect hiding place.
- Bu mükemmel bir saklanma yeri.
I need to find a new hiding place.
- Yeni bir saklanma yeri bulmam gerekiyor.
Quick, turn off the lamp, I want to hide in the darkness.
- Çabuk, lambayı söndür, karanlıkta saklanmak istiyorum.
You don't have to hide.
- Saklanmak zorunda değilsin.
The actor has a hideaway in Colorado.
- Aktör Colarado'da bir saklanma yerine sahip.
It took us a week to locate their hideaway.
- Onların saklanma yerini saptamak bir haftamızı aldı.
Keep the money in a safe place.
- Parayı güvenli bir yerde saklayın.
I promised him to keep it secret.
- Onu sır olarak saklamak için ona söz verdim.
Please hide the blueberry jam where Takako can't see it.
- Lütfen yabanmersini kavanozunu Takako'nun göremeyeceği bir yere sakla.
He hid his toys under the bed.
- O,oyucaklarını yatağın altına sakladı.
Tom was hiding behind the door.
- Tom kapının arkasında saklanıyordu.
Tom was hiding in the mountains.
- Tom dağlarda saklanıyordu.
Tom made no attempt to hide the fact that he was in love with Mary.
- Tom Mary'ye âşık olduğu gerçeğini saklama girişiminde bulunmadı.
I've got nothing to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
Tom ate all the food I had stashed.
- Tom sakladığım bütün yemeği yedi.
Fadil drove the car to an abandoned house and stashed it.
- Fadıl arabayı terk edilmiş bir eve kadar sürdü ve oraya sakladı.
Tom needed somewhere safe to hide out.
- Tom'un saklanmak için güvenli bir yere ihtiyacı vardı.
Quick, turn off the lamp, I want to hide in the darkness.
- Çabuk, lambayı söndür, karanlıkta saklanmak istiyorum.