I'm sorry, sir, but these are reserved seats.
He was a quiet, reserved person.
I promised him to keep it secret.
- Onu sır olarak saklamak için ona söz verdim.
Keep the money in a safe place.
- Parayı güvenli bir yerde saklayın.
The boy hid behind the door.
- Çocuk, kapının arkasına saklandı.
Jack hid the dish he had broken, but his little sister told on him.
- Jack kırdığı tabağı sakladı fakat küçük kız kardeşi onu gammazladı.
Tom was hiding in the mountains.
- Tom dağlarda saklanıyordu.
Tom is hiding under the table.
- Tom masanın altında saklanıyor.
I've got nothing to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
I have nothing to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
Fadil stashed the weapons in the car.
- Fadıl silahları arabada sakladı.
Sami stashed the marijuana in a motel room.
- Sami marihuanayı bir motel odasında sakladı.