Onun ne söylediğini hatırlıyorum.
- I remember what he said.
Söylediği şeyin hiçbir önemi yok.
- It doesn't matter what he said.
Yönetim, ücret artışının söz konusu olmadığını söyledi.
- The management said that a wage increase was out of the question.
Tom bunun söz konusu olmadığını söyledi.
- Tom said it was out of the question.
Kendisine HAYIR dedi. Yüksek sesle EVET dedi.
- He said NO to himself. He said YES aloud.
O Ben Kanada'dan geldim dedi.
- He said, I'm from Canada.
Babasının bir trafik kazasında öldüğü söylenmektedir.
- It is said that her father was killed in a traffic accident.
Kazu'nun Japonya'da en iyi futbol oyuncusu olduğu söylenmektedir.
- It is said that Kazu is the best soccer player in Japan.
Kız kendine söyleneni görmezden gelerek annesiyle alışverişe gideceğini söyledi.
- The girl said she was going shopping with her mother, ignoring what she was told.
Söylenen söz geri alınamaz.
- Once you've said something, it can't be taken back.
... but not limited to airplane crashes in Iran that are said to have been caused by old planes ...
... i said to myself ...