They were all prepared for the picnic, because they had all brought their own food and plates.
If he wins, he will own you.
I wish I could get back the tone and nimbleness I once had.
- Keşke bir zamanlar sahip olduğum tonu ve atikliği geri alabilsem.
I have more money than I had last year.
- Geçen yıl sahip olduğumdan daha fazla param var.
With Windows, you have to have extensions or it won't read your files.
- Windows ile eklentilere sahip olmak zorundasın,yoksa o dosyalarını okumaz.
It is believed that whales have their own language.
- Balinaların kendi diline sahip olduklarına inanılmaktadır.
Honor is the most precious thing we possess.
- Onur sahip olduğumuz en değerli şey.
Happiness isn't merely having many possessions.
- Mutluluk sadece birçok mala sahip olmak değildir.
I count myself lucky in having good health.
- İyi bir sağlığa sahip olduğum için, kendimi şanslı sayıyorum.
I like having plenty to do.
- Yapacak çok şeye sahip olmayı severim.