sağlıkçı

listen to the pronunciation of sağlıkçı
Türkisch - Englisch
sanitarian
Of or pertaining to health, or the laws of health; sanitary
An advocate of sanitary measures; one especially interested or versed in sanitary measures
{i} specialist in public health and hygiene
a public health or sanitation worker
{s} clean, hygienic, sanitary; pertaining to sanitation, pertaining to hygiene
sağlık
health

For health and pleasure! - Sağlık ve lezzet için!

Health workers aid people in need. - Sağlık çalışanları ihtiyacı olan insanlara yardım eder.

sağlık
sanitary

Sanitary conditions in the refugee camps were terrible. - Mülteci kamplarındaki sağlık koşulları çok kötüydü.

sağlık
welfare
sağlık
sense of well being
sağlık
fitness
sağlık
well being
sağlık
sanitarian
sağlık
healthy

Is eating fish as healthy now as it used to be? - Balık yemek eskiden olduğu kadar şimdi sağlıklıklı mıdır?

A carrot is a healthy snack. - Havuç sağlıklı bir aperatiftir.

sağlık
curative
sağlık
wellness
sağlık
medical

Tom can't get along on his salary because he has high medical expenses. - Tom yüksek sağlık giderleri olduğu için maaşıyla geçinemiyor.

Can I use my medical insurance? - Sağlık sigortamı kullanabilir miyim?

sağlık
hygienic
sağlık
soundness
sağlık
healthiness
sağlık
salubrity
sağlık
healthcare

Some healthcare workers spend more time doing paperwork than taking care of patients. - Bazı sağlık çalışanları hastalara bakmak yerine evrak işleri yaparak daha çok zaman geçirmektedirler.

Sağlık
(Tıp) tonicity
sağlık
health; sanitary
sağlık
wellbeing
Türkisch - Türkisch

Definition von sağlıkçı im Türkisch Türkisch wörterbuch

sağlık
Vücudun iyi veya kötü olması durumu
sağlık
Vücudun hasta olmaması durumu, vücut esenliği, esenlik, sıhhat
sağlık
Sağ, canlı, diri olma durumu
sağlık
bakınız: salık
sağlık
Sağ, canlı, diri olma durumu: "Aradan dört beş yıl geçince bir yerden de haber gelmeyince sağlığından umutlarını kesmişler."- M. Ş. Esendal. bakınız salık
sağlıkçı
Favoriten