saçlı

listen to the pronunciation of saçlı
Türkisch - Englisch
hairy
(someone) whose hair is of (a certain) color: kızıl saçlı red-haired/red-headed
(newborn baby) who has a fair amount of hair on his head
(being born) with hair on one's head
hirsute
haired
crinite
comate
pilar
saç
hair

He had dark brown hair. - Koyu kahverengi saçları vardı.

Do you think that brown hair is very beautiful? - Kahverengi saçın çok güzel olduğunu düşünüyor musun?

saçlı higrometre
hair hygrometer
saçlı meşe
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: baklagiller,bakliye fasilesi) turkey oak, mossy oak, iron oak
saçlı sakallı
(someone) who is of advanced years (and thus ought to behave more sensibly)
kızıl saçlı
ginger
saç
sheet iron
kır saçlı
frostiness
saç
panel
saç
dishevel

Tom's hair is disheveled. - Tom'un saçı darmadağınık.

saç
cast

It's almost as absurd as building a nuclear reactor inside a castle. - Bu neredeyse bir kale içine nükleer reaktör inşa etmek kadar saçma.

saç
sheet
saç
tin
saç
galvanize
saç
{f} scattering
saç
kink
düz saçlı
Straight haired
kıvırcık saçlı
curly hair
saç
of hair
saç
scatter

Where did you scatter them? - Onları nereye saçtın?

The farmer scattered the wheat seeds in the field. - Çiftçi buğday tohumlarını tarlada saçtı.

ak saçlı
hoary
ak saçlı
hoar
ak saçlı
white-haired
ak saçlı
white haired
beyaz saçlı
white haired
beyaz saçlı
silver-haired
dağınık saçlı genç kız
flapper
kabarık saçlı
fuzzy
kel ölür, sırma saçlı olur; kör ölür badem gözlü olur
(Atasözü) What was ugly or worthless seems beautiful or valuable once it has been lost
koyu renk saçlı
dark-haired
koyu saçlı
darkhaired
kör ölür badem gözlü olur, kel ölür sırma saçlı olur
(Atasözü) What was ugly or worthless seems beautiful or valuable once it has been lost
kır saçlı
gray haired
kır saçlı
grey haired
kır saçlı
white haired
kır saçlı
grey-haired
kır saçlı
gray-headed
kır saçlı
grey-headed
kısa saçlı
short haired
kızıl saçlı
red haired
kızıl saçlı
red

Tom is a redhead, isn't he? - Tom kızıl saçlı, değil mi?

John kissed any woman with red hair. - John kızıl saçlı bir kadını öptü.

kızıl saçlı
red headed
kızıl saçlı
red head
kızıl saçlı
red-headed
kızıl saçlı
redheaded
kızıl saçlı
carroty
kızıl saçlı kimse
carrot
platin rengi saçlı sarışın
platinum blonde
saç
plate
saç
sheet metal
saç
tin plate
saç
tricho
saç
melanism
seyrek saçlı
hirtellous
soluk sarı saçlı
towheaded
sırma saçlı
golden-haired
taranmamış saçlı
shock headed
uzun saçlı
long haired
uzun saçlı olmak
wear one's hair long
yılan saçlı kadın
Gorgon
yılan saçlı tanrıça
fury
yılan saçlı tanrıça
Medusa
yılan saçlı üç tanrıçadan biri
fury
Türkisch - Türkisch
Saçı olan
saçlı meşe
Bir tür meşe (Quercus cerris)
saçlı sakallı
Yaşlanmış (kimse), aklı başında olması gereken
Saç
muy
Saç
(Osmanlı Dönemi) KARBUS
saç
Baş derisini kaplayan kıllar: "Muntazam taranmış, noksansız, sarı, genç saçlar..."- A. Haşim
saç
Kuyruklu yıldız çekirdeğini saran ışıklı gaz yuvarı
saç
Baş derisini kaplayan kıllar
saç
Düğünde güveyin babasının verdiği bahşiş
saçlı
Favoriten