I rode in a hot air balloon.
- Sıcak hava balonuna bindim.
Everybody in the park looked up at the hot air balloon.
- Parktaki herkes sıcak hava balonuna baktı.
Tom lost his appetite due to the heat wave.
- Tom sıcak hava dalgası nedeniyle iştahını kaybetti.
We're in the second week of an unrelenting heat wave.
- Biz amansız bir sıcak hava dalgasının ikinci haftasındayız.