The policeman gave Tom a ticket for reckless driving.
- Polis Tom'a dikkatsiz sürüşü için trafik cezası kesti.
Mileage varies with driving conditions.
- Kilometre performansı sürüş koşullarına göre değişir.
Tom drove Mary's car to Boston.
- Tom Mary'nin arabasını Boston'a sürdü.
He drove the truck to Dallas.
- O, kamyonu Dallas'a sürdü.
Napoleon was exiled to St. Helena.
- Napolyon, St. Helena'ya sürüldü.
He was exiled from his own country.
- Kendi ülkesinden sürgün edildi.
The rain lasted a week.
- Yağmur bir hafta sürdü.
I had my driver's license renewed last month.
- Sürücü ehliyetimi geçen ay yenilettim.
My little son can drive a car.
- Küçük oğlum araba sürebiliyor.
I had my driver's license renewed last month.
- Sürücü belgemi geçen ay yenilettim.
The war lasting for years impoverished the country.
- Yıllar süren savaş ülkeyi fakirleştirdi.
Have you ever driven a sports car?
- Hiç spor araba sürdün mü?
You'd better not have driven my car.
- Keşke arabamı sürmeseydin.
Neither Tom nor Mary has been deported.
- Ne Tom ne de Mary sürgün edildi.
Tom was banished from the town.
- Tom kasabadan sürüldü.
We banished him from the country.
- Biz onu ülkeden sürdük.
Neither Tom nor Mary has been deported.
- Ne Tom ne de Mary sürgün edildi.