söğüt(mak)

listen to the pronunciation of söğüt(mak)
Türkisch - Englisch

Definition von söğüt(mak) im Türkisch Englisch wörterbuch

söğüt
willow

Aspirin comes from willow bark. - Aspirin, söğüt ağacından geliyor.

My favorite children's book is The Wind in the Willows. - Benim en sevdiğim çocuk kitabı Söğütlerdeki Rüzgar.

söğüt ağacı
Willow tree
söğüt dalı
withy
söğüt kelebeği
(Tabiat Doğa) (kelebek) mourning cloak, camberwell beauty
söğüt serçesi
(Tabiat Doğa) (kuş, Fam: serçegiller,asafir) [syn.: söğüt serçesi, bataklık serçesi] Spanish sparrow
söğüt yaprağı
1. willow leaf. 2. stiletto
söğüt çiçeği
catkin
söğüt ötleğeni
(Tabiat Doğa) (kuş, Fam: ötleğenkuşugiller,çalıbülbülügiller) willow warbler
bir tür söğüt
lamb's tails
bodur söğüt
withy
bodur söğüt
sallow
bodur söğüt ağacı
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: söğütgiller,safsafiye) least willow, dwarf willow
dağ söğüt ötleğeni
(Tabiat Doğa) (kuş, Fam: ötleğenkuşugiller,çalıbülbülügiller) [syn.: dağ söğüt ötleğeni, dağ ötleğeni] Bonelli's warbler
gevrek söğüt
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: söğütgiller,safsafiye) crack willow
keçi söğüt
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: söğütgiller,safsafiye) goat willow, great sallow, pussy willow
kızıl söğüt
(Tabiat Doğa) (bitki, Fam: söğütgiller,safsafiye) [syn.: kızıl söğüt, tavulga] red willow
Türkisch - Türkisch

Definition von söğüt(mak) im Türkisch Türkisch wörterbuch

söğüt
Söğütgillerden, akarsu kenarlarında yetişen, yaprakları almaşık ve alt yüzleri havla örtülü büyük bir ağaç (Salix)
söğüt
Söğütgillerden, akarsu kenarlarında yetişen, yaprakları almaşık ve alt yüzleri havla örtülü büyük bir ağaç (Salix). Aksöğüt (Salix alba). Salkım söğüt (Salix babylonica). Keçi söğüdü (Salix caprea). Bozsöğüt (Salix cinerea)
söğüt
Afyon ilinde bir dağ
söğüt
Afyonkarahisar ilinde bir dağ
salkım söğüt
Dalları ve yaprakları yere sarkan bir çeşit söğüt (Salix babylonica)
söğüt(mak)
Favoriten