You have to calm down.
- Sakin olmak zorundasın.
Sami has to calm down.
- Sami sakin olmak zorunda.
I closed my eyes to calm down.
- Sakin olmak için gözlerimi kapattım.
Sami has to calm down.
- Sami sakin olmak zorunda.
Calm down and be cool.
- Sakin ol ve rahat ol.
He's trying to be cool.
- Sakin olmaya çalışıyor.
Calm down, Tom. Take it easy.
- Sakin ol, Tom. Sinirlenme.
Take it easy. I can assure you that chances are in your favor.
- Sakin olun. Ben fırsatların sizin lehinize olduğunu size temin ederim.
Stay calm and keep going.
- Sakin olun ve gitmeye devam edin.
Stay calm no matter what she says.
- Ne derse desin sakin ol.
Tom is trying to keep cool.
- Tom sakin olmaya çalışıyor.