O, gözlerinin etrafında birkaç kırışıklık edinmeye başladı.
- She has started to get a few wrinkles around her eyes.
Pantolonumdaki kırışıklıkları ütüledim?
- I ironed out the wrinkles in my pants.
Repliklerini öğrendin mi?
- Have you learned your lines?
Harita üzerindeki mavi çizgiler nehirleri gösterir.
- Blue lines on the map designate rivers.
O, düz çizgiler çizer.
- He draws straight lines.