Hem Fadıl hem de Leyla, kendi kariyer merdivenlerini tırmanmaya devam ettiler.
- Both Fadil and Layla continued to climb their respective career ladders.
Tom ve Mary kendi dillerinde konuştu.
- Tom and Mary spoke in their respective languages.
Laura ve Sarah, sırasıyla 12 ve 8 yaşındaki iki kız kardeştir.
- Laura and Sarah are sisters of twelve and eight years respectively.
Laura ve Sarah, sırasıyla 12 ve 8 yaşındaki iki kız kardeştir.
- Laura and Sarah are sisters of twelve and eight years respectively.
Başkalarına saygı göstermek gerekli.
- Respecting others is required.
Onlara saygı göstermek zorundasın.
- You've got to respect them.
Yaşlılara saygı duyarım.
- I respect the elderly.
Japonlar saygı belirtisi olarak her zaman eğilmezler.
- The Japanese do not always make a bow as a mark of respect.
Talebini hürmetkar bir lisanla arzetti.
- He couched his demand in respectful words.
Erkek ve kadınlar birçok açıdan tamamen farklıdırlar.
- In many respects, women and men are totally different.
Ben her açıdan başarısız oldum.
- I've failed in every respect.
O bakımdan senden farklı değilim.
- I'm no different than you are in that respect.
Bu bakımdan haklısın.
- In this respect, you're right.
Herhangi bir yaşta Allah'a tapmak ve ebeveynlere saygı duymak daha önemlidir.
- It is important, in any age, to adore God and to respect one's parents.
Yerel geleneklere saygı duymak zorundayız.
- We have to respect local customs.
Kurallara uymak çok önemlidir.
- It's very important to respect the rules.
Japonlar Amerikalılardan birçok yönden farklıdır.
- Japanese differ from American in many respects.
Bazı yönlerden hatalısın.
- You are wrong in some respects.
Bir kişinin karakterini tanı ve saygı duy.
- Recognize and respect the personality of a person.
O, bir Amerikalı bilim adamı, Albert Einstein'a saygı duyuyor.
- He respects Einstein, an American scientist.
Bu mektuplarla ilgili olarak, sanırım en iyi şey onları yakmaktır.
- With respect to these letters, I think the best thing is to burn them.
Mali konularla ilgili olarak, Bay Jones şirketteki başka birinden daha çok bilir.
- With respect to financial matters, Mr. Jones knows more than anyone else in the company.
Ebeveynlerinin senin için belirlediği kurallara uymalısın.
- You should respect the rules your parents set for you.
Kurallara uymak çok önemlidir.
- It's very important to respect the rules.
The mourners paid their last respects to the deceased poet.
They failed to respect the treaty they had signed, and invaded.
Syngman Rhee kept imprisoned the Dowager Queen Yun Empress Sunjeong of the Korean Empire for fear of the respect the people held for her.
Serena Williams and Roger Federer won the women's and men's singles titles, respectively, at the 2010 Australian Open.
... than election about the two of us as individuals. It's bigger than our respective parties. It's ...