O bir ressam olarak uluslararası üne sahiptir. - She has international renown as a painter.
O bir ressam olarak uluslararası üne sahiptir.
She has international renown as a painter.
O, roman sayesinde ün kazandı. - He gained renown through the novel.
O, roman sayesinde ün kazandı.
He gained renown through the novel.