Durmadan masum olduğunu söyledi.
- She repeatedly said that she was innocent.
Tom o suçlamaları tekrar tekrar reddetti.
- Tom has repeatedly denied those charges.
Tom tekrar tekrar Mary'ye yumruk attı.
- Tom punched Mary repeatedly.
Telefon defalarca çaldı.
- The telephone rang repeatedly.
Kurban katil tarafından defalarca bıçaklandı.
- The victim was stabbed repeatedly by the killer.