renowned, noted, distinguished, great

listen to the pronunciation of renowned, noted, distinguished, great
Englisch - Türkisch

Definition von renowned, noted, distinguished, great im Englisch Türkisch wörterbuch

famous
meşhur

O meşhur bir sanatçıdır. - He is a famous artist.

İrlanda oya işleriyle meşhurdur. - Ireland is famous for lace.

famous
ünlü

Şarkıcı sadece Japonya'da değil, aynı zamanda Avrupa'da da ünlü. - The singer is famous not only in Japan but also in Europe.

Onun kitabı sadece İngiltere'de ünlü değil, Japonya'da da ünlü. - Her book is famous not only in England but also in Japan.

famous
{s} tanınmış

O tanınmış bir dağdır. - That's a famous mountain.

Jim Carrey iyi ve çok tanınmış bir komedyendir. - Jim Carrey is very famous and a good comedian.

famous
adlı
famous
adlı sanlı
famous
şanlı
famous
famously meşhur olarak
famous
{s} tatminkâr
famous
{s} mükemmel

Biz mükemmel bir biçimde geçindik. - We got along famously.

famous
belli
Englisch - Englisch
{a} famous