renowned, noted, distinguished, great

listen to the pronunciation of renowned, noted, distinguished, great
Englisch - Türkisch

Definition von renowned, noted, distinguished, great im Englisch Türkisch wörterbuch

famous
meşhur

Zülfikar, dördüncü İslam halifesi olan Hazret-i Ali'nin meşhur kılıcıydı. - Zulfiqar was the famous sword of Hazret-i Ali, fourth caliph of Islam.

Adana'nın kebabı, Hatay'ın künefesi meşhurdur. - Adana is famous for its kebab and Hatay for its kanafeh.

famous
ünlü

Onun kitabı sadece İngiltere'de ünlü değil, Japonya'da da ünlü. - His book is famous not only in England but also in Japan.

Onun kitabı sadece İngiltere'de ünlü değil, Japonya'da da ünlü. - Her book is famous not only in England but also in Japan.

famous
{s} tanınmış

Jim Carrey iyi ve çok tanınmış bir komedyendir. - Jim Carrey is very famous and a good comedian.

O tanınmış bir dağdır. - That's a famous mountain.

famous
adlı
famous
adlı sanlı
famous
şanlı
famous
famously meşhur olarak
famous
{s} tatminkâr
famous
{s} mükemmel

Biz mükemmel bir biçimde geçindik. - We got along famously.

famous
belli
Englisch - Englisch
{a} famous
renowned, noted, distinguished, great
Favoriten