removes the element corresponding to the key

listen to the pronunciation of removes the element corresponding to the key
Englisch - Türkisch

Definition von removes the element corresponding to the key im Englisch Türkisch wörterbuch

remove
çıkarmak

Bu lekeyi çıkarmak imkansız olacak. - It'll be impossible to remove this stain.

Bu lekeyi çıkarmak imkansız olacak. - It's going to be impossible to remove this stain.

remove
{f} ortadan kaldırmak

Sadece herhangi bir şüpheyi ortadan kaldırmak için, artık ailemle birlikte yaşıyorum. - Just to remove any doubt, I no longer live with my parents.

remove
(Bilgisayar) kaldır

Bu cümlenin ilk harfinin başında kaldırılması gereken bir boşluk var. - There is a blank space in front of the first letter of this sentence that should be removed.

Bulaşıkları masadan kaldırdı. - She removed the dishes from the table.

remove
(İnşaat) ayrıştırmak
remove
ameliyatla almak
remove
çıkar

Kahve lekesini çıkarmak zordu. - The coffee stain was difficult to remove.

Sabun kiri çıkarmaya yardım eder. - Soap helps remove the dirt.

remove
aralık
remove
kademe
remove
kenar etmek
remove
silmek
remove
kohumluk derecesi
remove
defetmek
remove
pille
remove
{f} elini çekmek
remove
ev değiştirmek
remove
{f} götürülmek
remove
{f} taşınmak
remove
{f} nakletmek
remove
öldürmek
Englisch - Englisch
remove
removes the element corresponding to the key

    Silbentrennung

    removes the el·e·ment corresponding to the key

    Türkische aussprache

    rimuvz dhi elımınt kôrıspändîng tı dhi ki

    Aussprache

    /rēˈmo͞ovz ᴛʜē ˈeləmənt ˌkôrəˈspändəɴɢ tə ᴛʜē ˈkē/ /riːˈmuːvz ðiː ˈɛləmənt ˌkɔːrəˈspɑːndɪŋ tə ðiː ˈkiː/
Favoriten