Onun görüşlerini harfiyen almayın.
- Don't take his remarks too literally.
Alaycı görüşlerini kendine saklamanı rica ediyorum.
- Please keep your cynical remarks to yourself.
Onun sözlerini bir tehdit olarak yorumladı.
- She interpreted his remarks as a threat.
O, yorumu ile kimseyi gücendirmek istemedi.
- She didn't mean to offend anyone with her remark.
Düşünceleriniz konudan uzak.
- Your remarks are off the point.
Tom Mary'ye oğlunun terbiyesiz düşünceleri için özür diledi.
- Tom apologized to Mary for his son's impolite remarks.
O final sınavlarında dikkat çekici notlar kazandı.
- She earned remarkable grades at the final exams.
Onun sözü gerçekten uygunsuzdu.
- His remark was really out of line.
Benim sözümü hakaret olarak almış gibi görünüyor.
- She seems to have taken my remark as an insult.
Tıptaki son gelişmeler dikkat çekiyor.
- Recent advances in medicine are remarkable.
O, dikkate değer sonuçlar elde etti.
- She achieved remarkable results.
Art niyetli uyarılarından usandım.
- I've had enough of your snide remarks.
O onun kötü sürüşü hakkındaki uyarılarına içerledi.
- She resented his remarks about her poor driving.
He remarked that it was time to go.
... And I was kind of remarking, I was talking to my teams about ...