Patronun sana saldırsa ve defolup gitmeni söylese bile, sen demek istediğini anlatmalısın.
- Even if you boss attacks you and tells you to go away, you should make your point.
Bununla ne demek istediğini bana söyleyebilir misin?
- Can you tell me what you mean by that?
Tom'un sağlık problemlerini sana anlatmak etik olmazdı.
- It would be unethical for me to tell you about Tom's medical problems.
Gerçeği anlatmak gerekirse o benim sevgilim.
- To tell the truth, she is my girlfriend.
Gerçeği söylemek gerekirse, bu konu onu hiç ilgilendirmez.
- To tell the truth, this matter does not concern it at all.
Sana önemli bir şey söylemek istiyorum.
- I want to tell you something important.
Lütfen adresini bana söyle.
- Please tell me your address.
Onu neden sevdiğini lütfen bana söyler misin?
- Could you please tell me why you love her?
Bilmek istediğin her şeyi sana söyleyeceğim.
- I'll tell you everything that you want to know.
Tom bilmek istediğini sana söylemez.
- Tom won't tell you what you want to know.
Ne zaman geleceğini tahmin etmek mümkün değil.
- There is no telling when they will come.
Ne olacağını tahmin etmek mümkün değil.
- There's no telling what'll happen.