He is sure to set a new record in the triple jump.
- O, üçlü atlamada yeni bir rekor kıracağından emin.
Tom broke the world record.
- Tom dünya rekoru kırdı.
She set the world record for the high jump.
- Yüksek atlamada dünya rekoru kırdı.
The Danube's water level has reached a record high.
- Tuna'nın su seviyesi rekor yüksekliğe ulaştı.