reibungslos

listen to the pronunciation of reibungslos
Deutsch - Türkisch
{'raybungslo: s} sürtünmesiz
Englisch - Türkisch

Definition von reibungslos im Englisch Türkisch wörterbuch

fluently
akıcı biçimde

Fransızcayı akıcı biçimde konuşabilmeyi istiyorum. - I want to be able to speak French fluently.

Fransızca konuşabilir, üstelik akıcı biçimde. - She can speak French and she speaks it fluently.

smooth
{s} akıcı
fluently
şakır şakır
smooth
müstevi
smooth
topaksız
smooth
acı olmayan (içki)
fluently
bülbül gibi
fluently
kolaylıkla
fluently
akıcı bir biçimde

Onun bir Amerikan vatandaşı kadar akıcı bir biçimde İngilizce konuştuğunu duydum. - I heard her speaking English as fluently as a citizen of the USA.

Onun Amerikalı kadar akıcı bir biçimde İngilizce konuştuğunu duydum. - I heard her speaking English as fluently as an American.

smooth
sarsıntısız
fluently
akıcı bir şekilde

O bir Amerikalı, ama o Japonya'da doğmuş ve büyümüş olduğu için, oldukça akıcı bir şekilde Japonca konuşabiliyor. - He is an American, but as he was born and brought up in Japan, he can speak Japanese quite fluently.

David Fransızcayı akıcı bir şekilde konuşabilir. - David can speak French fluently.

fluently
pürüzsüz
fluently
z. akıcı bir şekilde
fluently
düzgün olarak
smooth
(İnşaat) düzgün, pürüzsüz
smooth
(Tıp) düz yapmak, düzleştirmek
smooth
(fiil) düzleştirmek, düzlemek, düzeltmek, kolaylaştırmak, yumuşatmak, sakinleştirmek, sakinleşmek, süt liman olmak
smooth
{f} süt liman olmak